İnternet Ortamında Telif Haklarının Korunması: Uyar-Kaldır Sistemi
Gelişen teknoloji ile beraber, günlük hayattaki pek çok faaliyet sanal ortama taşınmış, bu durum ise fiziksel dünyadaki hak kavramının internet ortamı bakımından da düzenlenmesi ihtiyacını doğurmuştur.
İnternet Ortamı
İnternet ortamı kavramı hukukumuzda ilk kez 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’da tanımlanmıştır. 5651 sayılı Kanun’un “Tanımlar” başlıklı 2’nci maddesinde internet ortamı, ” haberleşme ile kişisel veya kurumsal bilgisayar sistemleri dışında kalan ve kamuya açık olan internet üzerinde oluşturulan ortam” olarak tanımlanmıştır.
Bugün için bir internet ortamının fiziki sınırlarını tespit etmek mümkün değildir. İnternet kullanıcıları, internet ağları üzerinden tüm dünyayla iletişim kurabilmekte, bu durum ise internet ortamında yapılan paylaşımların hukuki boyutlarının ortaya çıkmasını zorunlu kılmaktadır.
Telif Hakkı
Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakkı Genel Müdürlüğü resmi tanımına göre telif hakkı; “Kişinin her türlü fikri emeği ile meydana getirdiği ürünler üzerinde hukuken sağlanan haklardır”. Hukukumuzda telif hakları 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (“FSEK”) kapsamında korunmaktadır. Uluslararası hukukta ise telif hakkı 1948 Tarihli Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 27’inci maddesi ile koruma altına alınmış, fikri hakların temel insan haklarından olduğu belirtilmiştir.
Telif hakkının doğması için tescile gerek olmamakla birlikte telif hakları ile koruma altına alınan, insan düşüncesinin yarattığı maddi olmayan mallardır ve telif hakları somutlaştığı maddeden ayrı ve bağımsız bir varlık ve hukuki değere sahiptir. Telif haklarında “ülkesellik ilkesi” geçerli olup koruma hangi ülkede talep ediliyorsa şartlar o ülke mevzuatına göre belirlenir. Bu durum ise telif hakları bakımından ülkeden ülkeye uygulama farklılıklarına neden olmaktadır.
İnternet Ortamında Telif Haklarının Korunması
İnternet, bireyler arasındaki mesafeyi ortadan kaldırarak iletişim ve bilgi transferini daha kolay ve hızlı bir hale getirmekte bunun doğal bir sonucu olarak ise telif haklarının ihlallerinin artmasına sebebiyet vermektedir. Günümüzde, telif hakkı ihlali konulu yargılamalara konu hadiselerin çoğunlukla internet ortamında gerçekleştiği bilinmektedir.
Günlük hayatta yaşanan güncel gelişmeler, yayım tarihi 1951 olan FSEK’te de birtakım yenilikler yapılması zaruriyetini doğurmuş, internet ortamında yapılan telif hakları ihlallerinin de artacağı göz önünde bulundurularak 5101 sayılı Kanun’un 25. maddesi ile 3.03.2004 tarihinde, hak sahiplerinin haklarının korunması bakımından “Uyar-Kaldır Sistemi” ek madde 4 olarak FSEK’e eklenmiştir.
Uyar-Kaldır Sistemi
FSEK uyarınca eser sahibi, eseri meydana getiren kişidir. Eser sahibinin, eserin oluşması ile birlikte manevi ve ekonomik hakların da sahibi olmaktadır. Eser sahibi, eser üzerindeki manevi haklarını devredemezken, ekonomik haklarını devretmesi veya lisans vermesi mümkün olmaktadır. Ancak, henüz tamamlanmış ve oluşturulmamış eserlerin lisanslanması veya devredilmesine ilişkin sözleşmeler geçerli olmamaktadır. Bu durumun istisnası ise sonraki adımda eser olabilecek bilgisayar programlarının hazırlık aşamasıdır.
FSEK uyarınca; bir eser, sahibinin izni olmaksızın her türlü görüntü, ses veya işaret iletimini sağlayan cihazlar aracılığıyla işlenemez, çoğaltılamaz, yayımlanamaz. Böyle bir durumda, eser sahipliğinden doğan haklar ihlal edilmiş sayılır. Örneğin; bir yazarın kitabının izinsiz bir şekilde internette paylaşılması halinde yazarın eserin umuma arz edilmesi hakkı ve çoğaltma yetkisi haklarının ihlal edilmiş olacaktır.
Telif haklarının belirtilen şekilde ihlal edilmesi halinde ise FSEK ek madde 4’te düzenlenen Uyar-Kaldır Sistemi uygulanmaktadır. FSEK ek madde 4 uyarınca, eser sahibi ilk olarak ilgili içerik sağlayıcısına başvurarak, ihlale konu içeriğin başvuru tarihinden itibaren üç (3) gün içerisinde kaldırılmasını talep etmelidir. İçerik sağlayıcı ihtara uymaz ve ihlale devam ederse, eser sahibi bu kez Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurmalı ve üç (3) gün içerisinde servis sağlayıcıdan, içerik sağlayıcısına verilen hizmetin durdurulmasını talep etmelidir. Her ne kadar Cumhuriyet Başsavcılığı’nca kimi zaman FSEK ek madde 4 uyarınca erişimin engellenmesi kararı verilse de erişimin engellenmesi madde metnin yer alan bir tedbir olmadığından bu şekilde verilen kararların hukuka aykırı olduğundan söz edilebilecektir.
Ek olarak, eser sahibinin ilgili ihlal nedeniyle maddi ve manevi olarak uğradığı bir zarar varsa Uyar-Kaldır Sistemi ile eş zamanlı olarak maddi ve manevi tazminat davaları da özel hukuk yargılamalarına konu olabilecektir. Benzer şekilde, ihlalin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu uyarınca haksız rekabet teşkil etmesi durumunda haksız rekabetten doğan iddialara yönelik yargılama yapılması mümkün olacaktır.